İnsanlığın varoluşundan itibaren,
milyonlarcası yeryüzünde aynı zaman diliminde yaşamını sürdürmektedir. Sosyolojik,
kültürel, zihinsel, duygusal ve eğitimsel farklılıkları olan milyonlarca insan…
Her biri ayrı değer ve hayatın içinde
farklı katma değer üreten milyonlarca insan. Her birinin ayrı duyguları,
istekleri ve hedefleri var. Bu hedeflere ulaşmak için sonsuz bir mücadele ve
yoğun bir çalışma içinde koşuşturup durmaktalar. İnsanoğlunun istek ve
hedefleri her geçen gün çeşitlilik kazanmakta, aynı zamanda daha da karmaşık,
zor ve ulaşılması için çok daha fazla emek verilmesi gereken bir yapıya
bürünmekte. Teknoloji geliştikçe yaşam standardı yükseliyor, yaşam standardı yükseldikçe
insanların ödedikleri bedeller de ağırlaşıyor. Yüksek teknoloji ve çağdaş yaşam
bir yandan hayatımızı kolaylaştırırken, bir yandan da bireyler üzerinde farklı
etkiler göstererek, ağır gerilimler yaratıyor.
İnsanoğlunun varoluşundan itibaren
tüm faaliyetlerine baktığımız zaman, aslında yapılan tüm çalışmaların hayatı
kolaylaştırmak ve güzelleştirmek olduğu, dolayısıyla da “MUTLU YAŞAMAK” amacına hizmet
ettiğini görmek zor olmasa gerek.
Çevremizdeki insanlarla iyi ilişkiler içinde olmak
istiyoruz çünkü mutlu olmak istiyoruz.
İyi bir meslek ve iyi bir iş istiyoruz çünkü mutlu bir
hayat sürmek istiyoruz.
İyi bir iş, iyi bir gelir, iyi bir statü, iyi bir hayat; mutlu,
huzurlu başarılı bireyler demektir.
Bir yanda rahat ve huzurlu yaşamayı
hedefleyerek yapılan çalışmaların sonuçları, diğer yanda ise yapılan bu
çalışmaların insanoğlunu başka sıkıntılara sürüklemesi ayrı bir ironi
yaratmaktadır. Evet, hayatımızı kolaylaştıran tüm buluş ve hizmetler bizlere
çok şey kazandırıyor. Ancak, onları hayatımıza dahil edebilmek uğruna
kaybettiklerimiz ise hepimizin çok da fazla dikkate almadığı yadsınamaz bir
gerçek.
Bir yandan, mutlu bir hayat için
çabalarken diğer yandan günlük hayatın karmaşasının üzerimizde oluşturduğu yoğun
stresi de göz ardı etmememiz gerektiğinin bilincinde olmalıyız. Stres,
insanoğlunun çok önemsemediği ancak başarısının önündeki en büyük engel ve düşmanıdır
diyebiliriz. Zamanında bu düşmanla mücadele etmek, kontrol atına almak ve onu
kendimizden ve dolayısıyla çevremizden de uzak tutmak zorundayız. Aksi halde,
stres bizi kuşatıp zihinsel ve fiziksel olarak ciddi zarar görmemize neden
olabilir.
Yaşam enerjimizi azaltıp, kendimizi
güçsüz ve yorgun hissetmemize yol açabilir. Bunun yanında çeşitli fiziksel ve
zihinsel rahatsızlıklara sebebiyet vereceğinden dolayı yaşam kalitemizi ciddi
anlamda düşürebilir.
Bütün bunları yaşamak yerine
içimizdeki gücü fark ederek ve kullanarak yaşamak bizi tüm bu olumsuzluklardan olabildiğince
uzak tutacaktır.
Kendimizi bu tür olumsuzluklardan
korumanın pek çok yolu vardır. Spor yapmak, sanatla ilgilenmek, herhangi bir
müzik aleti çalmak, yoga yapmak, meditatif çalışmalar yapmak gibi pek çok
rahatlatıcı yöntem bulunmaktadır.
Bütün bu yöntemlerin hepsinde kullanılan
ve her an her yerde uygulayabileceğimiz bir başka yöntemde nefes
çalışmalarıdır. Nefes, hayatımızın olmazsa olmazıdır ve onun üzerimizde pek çok
olumlu etkileri mevcuttur. Önemli olan hangi
nefesi hangi durumda kullanmamız gerektiğini doğru bilmektir.
SULAR Akademi olarak; siz değerli dostlarımıza Akademi bünyesinde
vereceğimiz tüm eğitimlerin yanında strese karşı savaşmanız konusunda da
rehberlik yapmayı ve bu alanda sizlere destek vermeyi görev kabul ettik.
Yoğun bir iş gününün ardından eğitime katılıp keyifle öğrenebilmeniz açısından, öncelikle sizin gün içinde yaşadığınız stresi, yorgunluğu ve gerginliği üzerinizden atmanızı hedefleyen çalışmalarımızı sizlerle paylaşmaktan mutluluk duyacağız.
Yoğun bir iş gününün ardından eğitime katılıp keyifle öğrenebilmeniz açısından, öncelikle sizin gün içinde yaşadığınız stresi, yorgunluğu ve gerginliği üzerinizden atmanızı hedefleyen çalışmalarımızı sizlerle paylaşmaktan mutluluk duyacağız.
Gün içinde yaşadığınız
olumsuzlukların ve gerginliklerin ardından derse girip sağlıklı bir öğrenmenin
gerçekleşmesi mümkün değildir. Bu sebeple siz değerli dostlarımızın önce bu
gerginlik ve yorgunluktan kurtulmasını, ardından duru ve rahat bir zihinle
derse başlaması gerekmektedir.
Derslerimizden önce yapacağımız
çalışmalar sayesinde hem stresle baş edebilmeyi öğreneceksiniz hem de günün
stresinden uzaklaşıp dersinize odaklanmanızı sağlayarak daha verimli bir
öğrenme gerçekleştirebileceksiniz.
Great blog you've got here.. It's difficult to find
YanıtlaSilhigh quality writing like yours nowadays. I
truly appreciate people like you! Take care!!
my blog ... seo